Relate İndir, İyi Hissetme Yolculuğuna Hemen Başla!

Rüyaların Ruh Sağlığımız Üzerindeki Etkileri

Rüyaların Ruh Sağlığımız Üzerindeki Etkileri

3/7/2024
Yazan:
Ece Karya Özkan
Düzenleyen:
Psikolog Alara Tanfer
Rüyaların Ruh Sağlığımız Üzerindeki Etkileri

Rüya kavramını günlük hayatımızda çeşitli anlamlarda sık sık kullanıyoruz. Bazen yaşadığımız güzel bir şeyin ani sonlanışını “Bir rüyadan uyanmış gibi oldum.” diye anlatıyor, bazen sevdiğimiz birinin evlendiği o güzel geceyi “Rüya gibi bir düğündü.” diye tanımlıyoruz. Neredeyse hepimizin uykusunun bir kısmında sahne alan rüyalar günlük olarak kullandığımız dilin içine işlediği gibi tarih boyu ilgi uyandırmış, birçok farklı din ve sayısız düşünür tarafından da açıklanmaya çalışılmıştır. Kimi, rüyaların tanrılardan gelen yol gösterici mesajlar olduğunu düşünmüş, kimi ise gelecekten gelen haberciler olduklarını… Peki bilim bu konuda ne söylüyor? Aslında, sinirbilim ya da nöropsikoloji alanında teknolojinin de ilerleyişi ile birlikte uyku ve rüya üzerine bilimsel çalışmaların yürütülebilmesi görece çok daha kısa bir zamandır mümkün oluyor, yaklaşık son bir yüz yıl kadar. Bunun yanında, “rüya analizi” dediğimiz zaman birçoğumuzun aklına ilk olarak Sigmund Freud ya da Carl Gustav Jung geliyor. Çünkü görülen rüyaların yorumlanmasının insan zihnini ve mental sağlığını anlamaya yardımcı olabileceği düşüncesi de ilk olarak psikanalitik yönelimli çalışmalarda karşımıza çıkıyor ve modern çalışmalarla beraber değişip dönüşerek bugünlere kadar geliyor. 

İçinde bulunduğumuz mental durum rüyalarımızın içeriğine ve sıklığına yansıyabildiği gibi rüyalarımızın kendisi de mental sağlığımızı etkileyebiliyor. Zaman zaman gördüğümüz rüyaların içerikleri duygusal olarak öyle yoğun oluyor ki gün içerisinde etkisinden çıkmakta zorlanabiliyoruz. Benzer ya da aynı temalara sahip, arka arkaya sık bir şekilde tekrarlayan rüyalar gördüğümüzde de gün içerisinde bu rüyada takılı kalabiliyor ve günlük işlerimizi tamamlayamayabiliyoruz. 

Rüyaların Derinliklerinde Gizlenen Mental Sağlık İpuçları

Neden rüya gördüğümüze ve rüyalarımızda gördüklerimizin ne ile ilgili olabileceğine dair aslında bilim insanlarının uzlaştığı tek bir teori yok. Bir teoriye göre beynimizin anıları biz uyku halindeyken aktif olarak depoladığı ve bu süreçte rüyaların yeni anıların işlenip eski anılarla ilişkilendirilmesini sağladığı düşünülüyor. Daha evrimsel teorilerde ise rüyaların bizi olası tehditlere uyku halindeyken hazırladığı ve dolayısıyla da bizi koruyan bir görev üstlendiği belirtiliyor. Bunların dışında, Sigmund Freud’a göre rüyalar, bilinç düzeyinde farkında olmadığımız arzularımızın ifade edilebildiği bir alan oluşturuyor. Freud, mental sağlık problemlerinin oluşmasında bilinçaltında yer alan bastırılmış arzuların önemli bir yeri olduğunu düşünüyordu. Bu sebeple kurucusu olduğu Klasik Psikanalitik ekol içerisinde rüyaların yorumlanması terapi sürecinin vazgeçilmez parçalarından birini oluşturuyordu. Her ne kadar Freud ve Klasik Psikanaliz ekolü yıllar içerisinde çokça dönüşüme uğrasa ve genellikle birebir 1900’lerin ilk yarısında olduğu şekliyle uygulanmıyor olsa da insanın iç dünyasını anlamakta psikolojiye yön veren önemli bir yere sahip. Bu sebeple rüyalarımızı doğrudan bastırılmış arzularımızın bir dışavurumu olarak ele almak her zaman yerinde olmasa da deneyimlerimizi, kendimizi ve duygularımızı anlamak için bize yeni keşif kapıları açan ipuçları olarak görmek mümkün. Mesela, rüyamızda balkondan üzerimize düşen bir piyanonun altından kalkamayışımızı görmek başımıza kötü bir şey geleceğine dair bir işaret olmak yerine hayatta belki de kendimizi sıkışmış hissettiğimizi ya da üstlendiğimiz sorumlulukların bize ağır geldiğini gösteriyor olabilir. 

Rüya Görmek Neden Önemlidir?

Bilimsel araştırmalara göre rüya görmenin sağlığımız üzerinde olumlu etkileri ve bilişsel işlevlerimize katkıları bulunuyor. Uykumuz aslında dört farklı aşamadan oluşur. Bunlardan ilk üçünde uykumuz daha hafif seyrediyor ve daha derin bir uykuya geçmemizi sağlıyor. Rüyalarımızı ise asıl olarak REM diye adlandırılan derin uyku aşamasında görüyoruz. Araştırmacılar REM uykusunun gün içerisinde edindiğimiz bilgileri işleyip anlamlandırmada önemli bir görevinin olduğunu ve rüyaların aslında bu esnada oluşan nöron etkileşimlerinden meydana geldiğini de gösteriyorlar. Yani aslında rüya görüyor olmak, bizi yenileyen, duygularımızı düzenleyen ve beynimizin uyku esnasında yapması gerekenleri yapması için elverişli olan bir uyku uyuduğumuzu gösteriyor diyebiliriz. Yapılan bir başka araştırma, gece daha uzun bir REM uykusu alan insanların gün içerisinde korkutucu bir olay yaşadığında beyinlerindeki korku ile ilgili olan bölgelerin gece daha kısa bir REM uykusu alan insanlara göre daha az uyarıldığını gösteriyor. Bir diğer deyişle, eğer o gece rüya gördüğümüz iyi bir uyku aldıysak gün içerisinde kötü bir olay yaşadığımızda daha rahat atlatıyoruz. 

Rüyalar ve Yaratıcılık: İlhamın Kaynağı

The Beatles grubunun en ünlü şarkılarından olan Yesterday (1965)’i Paul McCartney’nin bir sabah uykusundan kalkar kalkmaz bir dakikadan kısa bir süre içerisinde yazdığını biliyor muydun? Verdiği röportajlarda durumu “Yatağımın yanında bir piyano vardı. Yataktan düşerek uyandım, ellerimi piyanonun üzerine koydum ve kafamda bir melodi vardı. Bunu rüyamda görmüş olmalıyım. Bütün şarkı eksiksiz bir şekilde oradaydı.” diyerek anlatan McCartney, rüyaların nasıl eşsiz bir ilham kaynağı olabildiğinin en romantik örneklerinden birini oluşturuyor. Farklı araştırmalar da rüya görmenin ve iyi bir REM uykusu aşamasının yaratıcılığı artırdığını ve problem çözme yeteneklerini güçlendirdiğine işaret ediyor. Elbette bir rüya sonrası enstrümanı elimize alıp dünyanın en ünlü şarkılarından birini yazmak her zaman mümkün olmayabiliyor ancak sabahları rüyalarımızı unutmadan bir deftere not ederek rüya günlüğü oluşturmanın yaratıcı bir şeyler yapmak istediğimizde bize eşsiz bir ilham kaynağı olabileceğini not düşmekte fayda bulunuyor.

Rüyalar ve Anksiyete: Korkularımızın Yansıması

Yakın zamanda bir kayıp ya da travmatik bir deneyim yaşadığımız, yas tuttuğumuz, işimizle ya da ilişkilerimizle ilgili stresli bir dönemden geçtiğimiz, bir bebek sahibi olmak ya da boşanmak gibi hayatımıza etki eden önemli değişikliklerin olduğu zamanlarda kaygı seviyemiz artabiliyor. Bu artış da doğal olarak yalnızca günümüze değil gecemize de yayılıyor ve kaygı kaynaklı rüyalar görmemize sebep olabiliyor. Böyle zamanlarda iyilik halimizi koruyabilmemiz için iyi bir uykuya ihtiyaç duysak da içimizde taşıdığımız stresin ortaya çıktığı bu rüyalar bizi korkuyla uykumuzdan uyandırıp uyku kalitemizi bozabiliyor. Bu rüyalarda özellikle bir yerlere geç kalmak, kovalanmak, suda boğulmak ya da diş kaybı gibi temalar ortaya çıkabiliyor. Halihazırda stresli bir dönemden geçerken güvenli bir alan olarak bildiğimiz uykunun da stres faktörleri ile dolması her ne kadar zor bir deneyim olsa da bu tip kötü rüyaların yoğunluğunu ve sıklığını azaltmak imkansız değil.

Kötü Rüyalardan Nasıl Kurtulabilirim?

Peki kötü rüyalardan nasıl kurtulabiliriz? Öncelikle bu durumun biraz vakit alabileceğini hatırlamak ve kendimize biraz zaman tanımak gerekiyor. Çünkü kötü rüyalarla mücadele ederken yaşadığımız mental problemlerle de mücadele etmemiz gerekebiliyor. Rüyalarımızı yazdığımız bir rüya günlüğü oluşturmak da sonrasında rüyalarımız üzerine düşünmemizi ve onları sevdiklerimizle ya da bir mental sağlık uzmanı ile paylaşmamızı kolaylaştırabiliyor. Böylece bize iyi gelmeyen rüyaları ve bu rüyaların arkasındaki duyguları anlayarak onları iyileştirmek mümkün oluyor. Uyumadan önce odayı havalandırmak, yüzümüzü yıkayıp nemlendirmek, temiz pijamalar giymek, uyumadan bir saat önce ekranlardan uzaklaşmak, odanın sıcaklığını rahat edeceğimiz şekilde ayarlamak ya da biraz kitap okumak gibi bize iyi gelebilecek şeylerden oluşan bir uyku öncesi rutini oluşturmak da hem genel uyku kalitemizi artırmakta hem de kötü rüyaların önüne geçmekte iyi bir çözüm olabiliyor. Gün içerisinde alkol, sigara ve kafein kullanımını azaltmak ya da basit de olsa fiziksel olarak aktif olabileceğimiz bir rutin oluşturmak da geceleri daha iyi uyumamızı sağlayabiliyor. 

Daha iyi bir uyku için #RelateYanında!

Rüyalarımız kendi iç dünyamızı ve mental sağlığımızı anlamak için bize yeni pencereler sunduğu gibi renkli rüyalar gördüğümüz iyi bir uykunu mental olarak da bize iyi geliyor. Eğer sen de daha iyi bir uyku düzeni oluşturmak istersen Relate uygulaması içerisinde yer alan “Uyku Kalitesini Artırmak” yolculuğuna başlayarak senin için uzmanlar tarafından oluşturulmuş adımlarla ilerleyebilir ve uyku kaliteni artırarak daha iyi hissedebilirsin!

Bu ve benzeri konularda daha fazla bilgi edinmek için şimdi kendine Relate üyeliği hediye et! Hemen edindiğin bilgileri hayatına uygulamaya ve daha iyi hissetmeye başla.
RELATE'İ ÜCRETSİZ İNDİR

Diğer Blog Yazılarımız:

DİĞER YAZILAR