Relate İndir, İyi Hissetme Yolculuğuna Hemen Başla!

Agorafobi Nedir? | Belirtileri Nelerdir?

Agorafobi Nedir? | Belirtileri Nelerdir?

17/3/2023
Yazan:
Psikolog Tuğba Naz Ayyıldız
Düzenleyen:
Klinik Psikolog İdil Salih
Agorafobi Nedir? | Belirtileri Nelerdir?

Daha önce kapalı alanda kalmak konusunda bir zorluk yaşamış mıydınız ya da böyle bir deneyim yaşandığını duymuş muydunuz? Bu yazımızda “Agorafobi nedir?” sorusunu sizin için yanıtlayacağız. Agorafobinin oluşum belirtileri, tanısı ve tedavisi konusunda sizi bilgilendirmeye çalışacağız.

Agorafobi Sözcüğünün Kökeni

“Agorafobi nedir?” sorusunu yanıtlarken öncelikle agorafobi (agoraphobia) sözcüğünün etimolojisini inceleyebiliriz. Agora [ἀγορά (agorā́)], Yunancada “bir araya gelme yeri”, “pazar yeri” anlamına geliyor. Fobi [-φοβία (-phobía)]  ise Yunancada “korku”yu ifade eden bir ek olarak karşımıza çıkıyor. Yani agorafobiyi belli yerlerde bulunmaya yönelik korku duyma olarak düşünebiliyoruz.

Agorafobi Nedir? 

Agorafobi, DSM-5’e göre (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) kaygı bozukluklarının altında değerlendiriyor. “Agorafobi nedir?” sorusuna verilen ilk yanıtı kişinin kendini kapana kısılmış hissettiği, kaçışını ya da yardım almasını olanaksız gördüğü alanlarda bulunma korkusu olarak düşünebiliyoruz. Aklımıza ilk gelen durum, kişinin kendisini evi dışındaki ve bilmediği yerlerde güvende hissetmeyip kötü bir şeyin gerçekleşeceğine dair bir algıya sahip olmasıyla ilişkilendiriliyor. Agorafobisi olan kişiler toplu taşıma kullanmaya,  açık alanlarda (otopark, köprü, pazar gibi) ve kapalı alanlarda (alışveriş merkezi, tiyatro, sinema gibi) bulunmaya yönelik güçlü bir korku duyabiliyorlar. Tek başına evden çıkmak, kalabalıkta olmak ve sırada beklemek gibi durumlar onlara yoğun bir endişe verebiliyor. Örneğin, mutfak ihtiyaçlarını karşılamak için markete gitmek yerine her şeyi internetten sipariş edebiliyorlar. Bu, kaçınma davranışını yansıtıyor. “Agorafobi nedir?” sorusuna bir başka önemli yanıt ise kişinin kaçınmasının çok mümkün olmadığı veya yardım alamayacağını düşündüğü durumlardan kaçınmasıyla ilişkili. Kişi panik, yetersizlik, utanç duygusu yaşayabileceği zamanlarda (örneğin, kimi yaşlılarda gözlemlenebilecek düşme, altına kaçırma gibi korkular) tek başına dışarıda olmaktan ya da yukarıda saydığımız alanlarda bulunmaktan çok korkuyorlar. Türkiye Ruh Sağlığı Profili’nde (1998) agorafobinin görülme sıklığının %0.6 olduğu belirtiliyor.

Agorafobinin Belirtileri Nelerdir?

“Agorafobi nedir?” sorusunu ayrıntılı bir şekilde yanıtlamaya çalıştık. Şimdi agorafobinin belirtilerini liste halinde görmeye ne dersiniz? 

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, agorafobinin birincil belirtisi kaçması zor ya da mümkün olmayan durumlara yönelik deneyimlenen endişe olarak geçiyor. Agorafobisi olan kişiler için endişe verici durumlar şunlar olabiliyor:

  • Sırada beklemek
  • Kalabalık ortamda bulunmak
  • Restoranlar
  • Sinema ve tiyatro salonları
  • Alışveriş merkezleri
  • Toplu taşıma araçları
  • Randevular 

Agorafobiyle ilişkili olan kaygı, kişinin bedenini ve zihnini farklı şekillerde etkileyebiliyor. Bu kaygının nasıl deneyimlendiği kişiden kişiye göre değişebiliyor. Agorafobiyle ilişkilendirelebilecek belirtilerden bazıları şunları kapsayabiliyor: 

  • Kalp atım hızında yükselme
  • Korku ya da dehşete kapılma duygusu
  • Uyku bozukluğu, aşırı yorgunluk hissi
  • Odaklanmakta zorlanma
  • Aşırı terleme
  • Ağız kuruluğu
  • Nefes almada zorluk çekme
  • Göğüs ağrısı
  • Titreme
  • Mide bulantısı ve ishal
  • İçinde bulunulan durumdan kaçma isteği
  • Baş dönmesi
  • Yutmada zorluk yaşama
  • Bayılma hissine kapılmak
  • Ölüm korkusu

Agorafobi Neden Olur?

“Agorafobi nedir?” ve “Agorafobi belirtileri nelerdir?” sorularına verdiğimiz yanıtlardan sonra agorafobinin oluşma nedenleri üzerine düşünebiliriz. Agorafobiye tam olarak hangi faktörlerin yol açtığı henüz bilinmiyor. Ancak psikolojik, biyolojik ve çevresel faktörlerin etkileşiminin agorafobiye neden olabileceği düşünülüyor. Bir kişi spesifik bir durumda ya da ortamda panik atak geçirdiyse bu agorafobinin oluşumu için bir risk faktörü olabiliyor. O kişi yeniden bir panik atak geçirmekten endişelendiği için o durum ya da ortama tekrar girdiğinde panik atak belirtilerini tekrar yaşayacak olmaktan korkabiliyor. Bu da kişinin o durumdan ya da ortamdan kaçınmasıyla sonuçlanabiliyor. Ancak panik atak ya da panik bozukluk geçmişi olmayan biri de agorafobiye sahip olabiliyor. Bu çeşit bir agorafobi, birkaç farklı rasyonel olmayan korku (fobi) nedeniyle tetiklenebiliyor:

  • Evden çıkınca şiddetli bir suçun ya da bir terör saldırısının kurbanı olmaktan korkmak
  • Kalabalık bir yere gidince ciddi bir bulaşıcı hastalık kapacağından korkmak
  • Kazayla başkalarının önünde kendini utandıracak ya da küçük düşürmeye neden olabilecek bir şey yapmak

Agorafobi için risk faktörleri nelerdir?

Şimdiye kadar “Agorafobi nedir?”, “Agorafobinin belirtileri nelerdir?” ve “Agorafobi neden olur?” konularını ele aldık. Peki, psikolojik sağlamlık bağlamında “risk faktörleri” ne anlama geliyor? Araştırmacılar, risk faktörlerini olumsuz bir durumun belirme olasılığını artırabilecek ve mevcut olumsuzlukların devamlılığına yol açabilecek etkenler olarak tanımlıyorlar. Öyleyse agorafobi için risk faktörlerini değerlendirelim: Panik bozukluğu olan kişilerin yaklaşık %40’ında ilk 6 ayda agorafobinin meydana geldiği belirtiliyor.  Agorafobinin her yaşta gelişebileceği görülüyor. Agorafobi belirtilerinin genellikle 25-35 yaşlarında görüldüğü ve kadınları erkeklerden daha sık bir oranda (yaklaşık iki kat daha fazla) etkilediği gözlemleniyor. Panik bozukluğu da olan hastalar arasında kadınlar, erkeklere göre daha şiddetli agorafobik kaçınma, daha fazla felaketleştirme düşüncesi ve bedensel duyum deneyimliyorlar. Türk Psikiyatri Derneğine göre, çocukluk döneminde ayrılık anksiyetesi yaşayan kişilerde yetişkinlik döneminde agorafobi ve panik bozukluk görülme ihtimali artıyor. Yine Türkiye’de yapılan toplumsal boyutta bir araştırmaya göre özgül fobilerden biri olan ayrılık korkusu, diğer özgül fobilere (hayvan fobisi, yükseklik korkusu,  kan ve yaralanma fobisi vb.) kıyasla agorafobiyle daha ilişkili oluyor. Ayrıca, ayrımcılığa uğradığını hissetmenin agorafobiyi de içerecek şekilde kaygı bozukluklarına yatkın olmayı kolaylaştırabileceği düşünülüyor. Sosyal fobi ve yaygın anksiyete bozukluklarının agorafobi ile birlikte ortaya çıkabileceği söyleniyor. Aşağıda agorafobi için risk faktörlerini özetleyen bir liste verebiliriz:

  • Panik atak geçirmek
  • Panik ataklara çok fazla korku ve kaçınma ile tepki vermek
  • Depresyon, anoreksiya nervoza, bulimia nervoza gibi psikolojik hastalık geçmişine sahip olmak
  • Alkol ve madde kullanımı
  • Kaygılı/gergin bir mizaç yapısına sahip olmak
  • Aile geçmişinde panik bozukluk ve agorafobiye sahip kişiler olması
  • Bir ebeveynin kaybı, istismar, saldırıya uğramak, çocukken zorbalık mağduru olmak gibi olumsuz yaşam olayları
  • Fiziksel veya duygusal açıdan travmatik bir olay yaşamış olmak
  • Yas tutma, boşanma, iş kaybı gibi stresli bir olay deneyimlemek
  • Mutsuz bir ilişki içinde olmak ya da aşırı kontrolcü bir partnerle ilişkide olmak
  • Düşük sosyoekonomik durum
  • Başka fobilere sahip olmak

Agorafobi Tedavisi

Artık “Agorafobi nedir?” hakkında daha çok bilgi sahibi olduğumuz için şimdi tedavi seçenekleri üzerine düşünebiliriz. Agorafobinin tedavisi, kişinin deneyimlediği belirtilerin neler olduğuna, şiddetine ve bu belirtilerin o kişinin yaşamındaki işlevselliğini ne derece etkilediğine göre değişkenlik gösteriyor. Genel olarak psikolojik iyilik halini artırmaya yönelik yaklaşımlar kişinin yaşam kalitesini de artırmayı amaçlıyor. Bunlar arasında gevşeme tekniklerini uygulamak, meditasyon ve mindfulness egzersizleri yapmak, uyku hijyenini sağlamak, stres yaratan faktörleri belirlemek ve ortadan kaldırmaya ya da azaltmaya çalışmak, aile ve arkadaşlardan sosyal destek almak, öz bakım ve öz şefkat egzersizleri yapmak yer alıyor.

Agorafobi Tedavisinde Psikoterapi Süreci

Terapötik müdahaleler de bazı kişilerin tedavisinde etkili olabiliyor. Bilişsel davranışçı terapiyle kişi kaygı duygusunu, düşünsel ve davranışsal süreçlerini daha iyi tanıyıp bu süreci daha iyi yönetebiliyor. Üstüne giderek alıştırma (exposure) yöntemi agorafobi tedavisinde yaygın bir şekilde kullanılıyor. Bu yöntemde kişi kademeli olarak onun için en düşük düzeyde kaygı yaratan durumdan en yükseğine doğru yol alıyor. Yani terapistin ona model olmasıyla, kişi korkulan duruma maruz kalarak ve onla yüzleşerek tedavisini sürdürüyor. Örneğin, markete gitmekten korkan biri için terapisti ilk başta evinin çevresinde tur atmasını isteyebiliyor. Sonrasında, markete giderek yaklaşıp en sonunda marketten alışveriş yapmasını isteyebiliyor. Restoran, sinema gibi daha kalabalık yerlere gitmek de sonraki adımlar olabiliyor. Agorafobiye eşlik eden panik bozukluk için bilişsel davranışçı terapide en etkili yöntemin üstüne giderek alıştırma (exposure) olduğu gözleniyor. Bir başka yöntem olan ters niyetlenmede (paradoxical intention) ise korku hissetmekten korkan kişilerin bilinçli bir şekilde korkuyu çağırmaları ve tanımaları hedefleniyor. Bu şekilde korku, kişinin zihnini daha az meşgul ediyor.

Ters niyetlenme (paradoxial intention) yönteminde ise korkudan korkan hastalara korkuyu isteyerek çağırması ve tanıması öğretiliyor. Böylece korku akla gelmemeye başlıyor. Kişi azar azar korkunun üzerine giderek kendisine güven kazanmaya başlıyor. Bu alıştırma yöntemi tüm fobilerde etkili olmakla birlikte; özgül ve sosyal fobilerde sistemik duyarsızlaştırma (systematic desensitization) yönteminin de öne çıktığı görülüyor.

Agorafobi Tedavisinde İlaç Kullanımı

Ayrıca psikoterapiye ek olarak ilaç tedavisi de tercih edilebiliyor. Agorafobi tedavisinde genelde antidepresanların anti-anksiyete ilaçlarından daha etkili olduğu belirtiliyor. Bir psikiyatrist gözetiminde uygun dozda ve deneyimlenen semptoma göre bir ilaç belirlenebiliyor.

Agorafobi Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Agorafobi tedavisi kişi için zorlayıcı ve zaman alıcı olabiliyor. Ancak belirtilerin hafiflemesi, zamanla kaybolması ve kişinin kendini daha iyi hissetmesi mümkün olabiliyor. Eğer tek başına ya da destekleyici olarak ilaç tedavisine başlanmış ise ilaçların etkisini göstermesi birkaç haftayı alabiliyor. Semptomları rahatlatan ve yan etkileri en az olan ilacın bulunması da birkaç ilacın denenmesini gerektirebiliyor. Örneğin, panik bozuklukta farmakoterapi tercih edildiyse Seçici Serotonin Geri Alım Önleyicileri (SSGÖ) öncelikli olarak kullanılıyor, antidepresanlar tercih ediliyor. Belirtilerin tekrarlamaması için tedavinin 8 ay ile 2 yıl arasında sürmesi öneriliyor.

Agorafobi Nasıl Önlenir?

“Agorafobi nedir?”, “Agorafobinin belirtileri nelerdir?”, “Agorafobi neden olur?”, “Agorafobi için risk faktörleri nelerdir?” sorularını yanıtlarken agorafobi tedavisini de ele aldık. Peki, agorafobi oluşumunu önlemek mümkün olabilir mi? Agorafobinin oluşumunu önlemek için kesin bir yoldan bahsedemiyoruz. Ancak, eğer bir kişi aslında güvenli olan yerlere gitmeye yönelik hafif düzeyde korku beslemeye başlarsa o yerlere tekrar tekrar gitmeyi denemesi faydalı oluyor. Bu, kişinin o yerlerde daha rahat hissetmesini sağlayabiliyor çünkü korkulan durumlardan kaçındıkça anksiyete düzeyi artıyor. Eğer kişi bunu tek başına yapmakta zorlanıyorsa aileden birinin ya da bir arkadaşının ona eşlik etmesini isteyebilir ya da profesyonel yardıma başvurabilir.

Agorafobi ve Covid-19 Önlemleri

Son birkaç yıldır tüm dünyanın çok sarsıcı bir şekilde etkilendiği Covid-19 pandemisini “Agorafobi nedir?” sorusuyla birlikte düşünmek kaçınılmaz. Covid-19 önlemlerinden olan sokağa çıkma kısıtlamaları nedeniyle dünyadaki birçok kişi evlerinde hiç olmadığı kadar çok zaman geçirdi. Agorafobisi olan kişilerin bu durumdan nasıl etkilenmiş olabileceği hala araştırılıyor. Pandemi sürecinde özellikle panik bozukluğu olan kişilerin deneyimledikleri belirtilerin şiddetlenmiş ya da pandemi öncesi tedavilerinde gelişim göstermiş kişiler bu gelişimin bir kısmını kaybetmiş olabileceği düşünülüyor.

Yaşlanma ve Agorafobi

Daha önce deneyimlenmediği halde ilk kez yaşlılık döneminde de agorafobi gelişebiliyor. Yaşlılık döneminde bazı yetilerin yitirilmesi bu durumu tetikleyebiliyor ve kişi sosyal olarak kendini geri çekebiliyor. Bu yüzden, ileri yaştaki kişilerin bu konuda desteklenmesi bireysel ve toplumsal boyutta çok önemli bir yere sahip olabiliyor.

Bu ve benzeri konularda daha fazla bilgi edinmek için şimdi kendine Relate üyeliği hediye et! Hemen edindiğin bilgileri hayatına uygulamaya ve daha iyi hissetmeye başla.
RELATE'İ ÜCRETSİZ İNDİR

Diğer Blog Yazılarımız:

DİĞER YAZILAR